Zor zamanların ahlâkı, ümitsizliğe kapılmak değil; insanlara umut taşımak, sevinç taşımak değil midir? Bu zor zamanlarda hiçbir kardeşimizin yere düşmesine izin vermeyelim, kendimiz için ne istiyorsak etrafımız için de en az aynısı isteyelim. Sabırlı olalım; katlanmak mânasındaki sabır değil, dirayetli olmak mânasındaki sabır.
Elbette en önemlisi, can emanetimiz kadar, insanlık olarak; ruhi ve manevi bağışıklık sistemimizi güçlendirmeye gayret edelim.
Hem belki de felaket gibi görünen bu süreç; çok fazla yorduğumuz, hoyrat kullandığımız, hukukuna riayet etmediğimiz tabiat ve dünyamızla alakalı bir muhasebeye de kapı aralar, kim bilir...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder