Gören gözler için tarih o kadar güzel konuşuyor ki.. Tarihe 1993 - 1995'ten baktığımızda, batı genel paradigması Bosna'ya pratikte soykırım uygularken, teoride de psikolojik yöntemlerle Aliya İzzetbegoviç'i marjinalleştirmeye çalışıyordu. O dönemde "amiral gazetelerimiz" Miloseviç ve Mladiç ile röportaj yapma yarışına girerek zımni olarak soykırımdan taraf olmuşlardı. Tarihe bugünden baktığımızda ise, menfaatleri gereği haklı çıkarmaya çalıştıkları Miloseviç'ın mezarı nerede ? Aklamaya çalıştıkları Mladiç şuanda nerede? Ve Bilge Kral Aliya nerede? Tarihi belirleyecek olan şey güçlünün yanında yer almak değil, insanlık onurunun yanında yer almaktır. Zorluklarla karşılaşırsınız belki ama başınız eğik olmaz. Kısa dönemde çıkarları için zulme boyun eğenler, Avrupa'nın kaderini rehin alan yükselen aşırı sağ ve ırkçı popülizme "düşmanımın düşmanı dostumdur" ölçeğinde bakanlar, uzun dönemde mahçup olacaklar, bu hep böyle olmuştur.